Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) blogunda 25 Haziran 2024’te yayınlanan makalede ülkelerin yapay zeka kullanımına hazırlık durumu hakkındaki incelemenin sonuçlarına değinildi.
174 ülkenin dahil edildiği araştırma sonucunda elde edilen endeks ile söz konusu ülkelerin yapay zekanın potansiyelinden yararlanma ile olası riskleri yönetme konusuna hazır olma aşamaları değerlendirildi.
Ülkelerin dijital altyapı, beşeri sermaye ve insan gücü politikaları, yapay zeka inovasyonu ve entegrasyonu ile bu konudaki yasal düzenleme ve etik çerçeveler doğrultusunda değerlendirildiği endekse göre ülkelerin hazır olma durumları 0,1 ve 0,8 aralığında puanlandı.
Endekse göre çalışmaya dahil edilen ülkeler arasında yapay zekaya hazır olma açısından eşitsizlik söz konusu.
Singapur 0,80 puan ile yapay zeka kullanımına en hazır durumdaki ülkelerin en başında yer alırken ABD 0,77, Çin 0,64 puan seviyesinde. Kuzey Avrupa Ülkeleri de listenin üst sıralarında yer alıyor.
Bazı Ülkelerin Yapay Zekaya Hazır Olma Durumu
| Ülke | Endeks Değeri |
| Singapur | 0,8 |
| Danimarka | 0,78 |
| Amerika | 0,77 |
| Hollanda | 0,77 |
| Estonya | 0,76 |
| Finlandiya | 0,76 |
| İsviçre | 0,76 |
| Yeni Zelanda | 0,75 |
| Almanya | 0,75 |
| Rusya | 0,56 |
| Türkiye | 0,54 |
| Meksika | 0,53 |
| Brezilya | 0,5 |
| Hindistan | 0,49 |
| Afganistan | 0,13 |
Türkiye Yapay Zeka Kullanımına ve Risklerini Yönetmeye Ne Kadar Hazır?
Türkiye’nin bu konudaki puanı ise 0,54. Kısacası yapay zeka kullanımına hazırlık seviyemizin orta düzeyde olduğunu söyleyebiliriz.
Ülkemizde yüksek hızda internet başta olmak üzere teknolojik altyapıya yapılacak yatırım, iş gücünün dijital becerilere sahip tam manasıyla bu konuda donanmılı hale gelebilmesi, inovasyon odaklı ARGE faaliyetlerinin artışı ve hızlanması ile özellikle veri koruma başta olmak üzere bu alana dair yasal düzenlemelere acil olarak ihtiyacı olduğunu söyleyebiliriz.
Yapay Zeka her ne kadar “teknik” bir hususa yönelik olarak değerlendiriliyor olsa da temelinde bu konuda bilgilendirilmiş, eğitilmiş ve “bilinçle” hareket eden insan kaynağımızın gelişimine ihtiyacımız olduğu aşikardır.
Bu alanda yaşananlara temkinli yaklaşmak, söz konusu gelişmeleri uzaktan izlemek yerine yapay zekayı tamamlayıcı bir araç/unsur olarak kullanarak iş verimliliğimizi artırmak, ortaya çıkacak yeni iş alanlarının ve mesleklerin gelişimi için sunduğu potansiyeli “Atı Alan üsküdar”ı geçmeden değerlendirmek gerektiğini vurgulamamız gerekiyor.